-şu an bu yazıyı kalorifere sırtımı dayamış olarak yazmaktayım o yüzden yazdıkça yazasım geliyor karnım tok sırtım pek dedikleri bu olsa gerek oh keka...
aslında kalksam bir sürü işim var yarın akşam yılbaşı mnasebetiyle bi sürü meze,abur cubur atıştırmalık hazırlamam lazım ama şu saat olmuş hala kafamda net bir plan yok dün sevgilimle yılbaşı alışverişi yaptık güya aldıklarımız 100 tl yi buldu ama alışveriş namına bir pesto sos,bir közlenmiş biber,yumurta var elimizde ee o kadar para nereye gitti derseniz dergiler,ha bi de tabiki kozmetik...
o kadar ahkam kesiyorum kozmetiğe o kaa para verilir mi vs diye ama insan görünce dayanamıyor tüm yeminlerini unutuyor...
-düzenli de kullansam içim yanmayacak neyse ki sevgilim frenliyor zaten artık onsuz çıkmıyorum bu tür alışverişe "ne gereği var,zaten sende bir sürü yok mu?" gibi insanın o an karşısındakini boğmasına yetecek gıcıklıkta amma eve geldiğinde iyiki aldırmamış dedirtecek kadar da yararlı bi zat olmalı insan hayatında sevgili olur kızkardeş olur(ama kız kardeş olmaz kendisini de düşünerek sinsi sinsi daha çok aldırabilir) en iyisi erkek kardeş hele baba olursa offf tadından yenmez anında geri çıkarsınız mağazadan,
mesela babamla çıktığım alışverişlerin istisnasız hepsinde şu durum vukuu bulmakta erkek mağazalarının önünde,içinde geçirilen bi dolu zaman ama bayan mağazalarının camına yapışmış bir ben ve bakmadan geçip giden üstüne de kendisini beklettiğim için fırça atan bir adet babam,
-durum bundan ibaret olduğundan konunun anafikrine gelirsek alışverişe erkekle gidilecek nokta bitti...
hakikaten ne ters insanım ben ya normalde insanlar pazar günleri saat 11 e kadar debelenir,battaniyesini sürükleyip salonda da yatar kalkamaz mızmızlanır bende ki enerji patlamasıyla fezaya uzay mekiği gönderebilirim o derece yani..:)
-ay yeter sabah sabah çenem düştü şimdilik bu kadar yeter anlatmak istersem yine gelirim nasıl olsa tükkan benim...:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder